Biyomimikri, doğanın zaman içinde test edilmiş modellerini ve stratejilerini taklit ederek, insanların problemlerine sürdürülebilir çözümler arayan inovatif bir yaklaşımdır.
Doğadan ilham alan yenilikçi fikirlerle ilgili bir kavram olan biyomimikri, temel olarak doğadaki canlılardan çözüm üreten, ürün ve malzemelerin tasarımını ifade eder.
Biyomimikri, biyomimetik ya da biyotaklit
Biyomimikri, mimari, yapay zekâ, robotik, endüstri, ulaşım gibi alanlarda kullanılan birçok ürünün, kısaca günümüz teknolojisinin temelini oluşturuyor.
Biyomimikri terimi, biyomedikal mühendisliği alanını oluşturmasıyla tanınan Amerikalı mucit, mühendis ve biyofizikçi Otto H. Schmitt tarafından 1969 yılında ortaya konmuştur.Bilimin doğayı taklit etmesi
Shinkansen hızlı trenler, uzun ve dar gagalı yalıçapkını kuşundan ilham alan Japon mühendisler tarafından yaratıldı.
Enerji verimli LED ampuller, ateş böceğinden esinlenilerek yaratıldı. İsveçli mühendis Georges de Mestral, diken otu meyvelerinden, tekstilde, endüstriyel tasarımda ve birçok alanda kullanılan velcro bağını icat etti.
Bina tasarımında biyomimikriBiyomimikri, sürdürülebilir bina tasarımı için gerekli olan yapısal verimlilik, su verimliliği, sıfır atık sistemler ve enerji temini için geniş bir çözüm yelpazesi sunmaktadır.Mimaride ısı yalıtımı fikrinin temelini oluşturan termit evlerini düşünün. Karıncaya benzeyen termitler boylarına oranla yeryüzündeki en yüksek yapıları inşa eden doğanın en başarılı inşaatçılarındandır. Mimar Mick Pearce termitlerden ilham alarak bina tasarladı.
Mimar Joseph Paxton, nilüfer bitkisinin yapraklarını gözlemleyerek Kristal Palace’ı tasarlamıştır.
Biyomimikri tasarımın mimarideki ilk örneklerinden Eyfel Kulesi uyluk kemiğinden esinlenerek tasarlanmıştır.
Editor - yesilodak.com